YUMUŞAK DOKU CERRAHİSİ

Ağız boşluğu içerisinde yer alan yanak, damak, dil, dudak gibi yumuşak dokulara yapılan cerrahi müdahaleleri kapsar. Aşağıda yumuşak dokularda yapılan başlıca cerrahi uygulamalar ve lazer tedavisi hakkında detaylı bilgiler verilmiştir. Bursa’da Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı olarak hizmet veren Uzm. Dt. Taner Köroğlu Bursa’da yumuşak doku cerrahisi uygulamalarını Özel Opera Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği’nde yapmaktadır.

Gömülü Dişlerin Üzerinin Açılması

Cerrahi ve ortodonti tedavinin bir araya gelmesiyle birlikte gömülü dişlerin ağız içerisinde ideal bir hizaya getirilmesi sağlanabilir ve bu sürdürülmüş gömülü dişler normal dişlerden ayırt edilemez. Bu tedavinin standart prosedüründe dişler ortodonti tedavisi ile uygun pozisyonda hizalanır ve gömülü olan diş için çene kavsinde yer açılır.

Ardından gömülü dişin üzeri açılarak dişin üzerine braket yapıştırılır ve uygulana kuvvetler ile diş istenilen pozisyona aşamalı olarak getirilmeye çalışılır. Bu tedavi genelde gömülü kanin (köpek) dişlerine uygulanır. Tedavi öncesinde gömülü dişlerin pozisyonu ve çene kavsinde ortodonti ile yer açılıp açılamayacağı, tedavinin başarısı içindeğerlendirilen en önemli kriterlerdir.

Labial Frenektomi

Labial frenulum fibröz, muskular veya fibromuskular dokudan oluşan, üst çene ön kesici dişlerin arasından dişeti mukozasına ve periosta kadar uzanan zarsı bir yapıdır. Labial frenulum yanakların ve dudakların hareketlerini sınırlar. Anormal labial frenulum olan vakaların çoğunda dudak hareketi kısıtlılığı, estetik problem, dişler arası diastema (Kesici dişler arasında aralık) ve hareketli protez kullanan hastalarda hareketli protezin tutuculuğunda azalma gibi problemler vardır. Ayrıca dişeti üzerindeki gerilim, yapışık dişetinde azalmaya ve gıda birikiminin artmasıyla iltihaplanma artışına neden olur.

Labial frenektomi, labial frenulumun altta kemiğe tutunan bölümü de dahil tamamen ortadan kaldırılması işlemidir. Labial frenektomi sonrasında dişeti üzerinde oluşan gerginlik azalır. Kesici dişler arasındaki aralığın; tel tedavisi ile tedavi edilmesinden sonra tekrar oluşması önlenir. Frenuluma bağlı oluşan dişeti problemlerinin tekrarı önlenir. Hareketli protez kullanan hastalarda protez tutuculuğu arttırılır.

Lingual frenektomi (Ankyloglossi Tedavisi)

Ankyloglossi, dilin tabanında bulunan lingual frenulumun normalden kısa olması ile karakterize gelişimsel bir anomalidir. Ankyloglossi’nin klinik sonuçları arasında bebeklerde emzirme zorluğu, konuşma bozukluğu, dil hareketlerinde yetersizlik ve ortodontik anomaliler bulunur. Dil hareketlerinde yetersizlik bazı durumlarda alt çenenin ileri ve aşağıya doğru baskılanması nedeniyle yüz gelişimi üzerinde de etkili olabilir. Lingual frenektomi tedavisi ile lingual frenulum alınarak, olası etkileri engellenmeye çalışılır.

Gingivektomi ve Gingivoplasti (Dişetinin Şekillendirilmesi)

Gingivitis, dişleri çevreleyen bakterilerin neden olduğu diş eti dokusunun iltihabıdır. Diş eti hastalıkları iyi bir ağız hijyeni ve düzenli diş hekimi kontrolleri ile kontrol altına alınabilir.

Diş etlerinde iltihabın başlaması ile oluşan ilk bulgular, diş etlerinde kızarma, diş etlerinde şişlik ve diş eti kanamasıdır. Ardından dişleri çevreleyen dişetlerinde gevşeme ile birlikte dişetlerinde gıda birikimi kolaylaşır ve gingivitis, hastalığın bir sonraki aşaması olan periodontitise dönüşür. Periodontitis ile dişler çevresinde kemik kaybı meydana gelir ve belirli bir aşamadan sonra hastalık diş kaybı ile sonuçlanır.

Diş eti tedavisinin ilk aşaması geleneksel tedaviler ile dişetini sağlıklı hale getirmektir. Geleneksel tedaviler dişeti tedavisinde yetersiz kalıyor ve aşırı diş eti dokusunun giderilmesini sağlamıyorsa, gingivektomi işlemi ile aşırı dişeti dokusunun uzaklaaştırılması sağlanır. Gingivoplasti ise dişeti dokusunun, kozmetik ve fonksiyonel amaçlı şekillendirilmesidir.

Kuron Boyu Uzatma (Diş Boyu Uzatma)

Diş hekimleri, dişetinin altında yerleşmiş olan çürük veya diş kırığı, kısa olan diş boyutu, aşırı dişeti görüntüsü veya dişetinde düzensizlik ile klinik olarak karşı karşıya kalabilmektedir. Bu durumlarda istenilen tedavi, dişin görünür boyutunun arttırılmasıdır. Bu hedefe ortodonti veya cerrahi ile ulaşılabilir. Cerrahi olarak kuron boyu uzatılması, dişin etrafında bulunan dişeti dokusunun tek başına veya kemik ile birlikte uzaklaştırılması işlemi yapılarak sağlanır.

Periimplantitis Tedavisi (İmplant Bakım Tedavisi)

Peri-implantitis, dental implantların etrafında bulunan iltihap durumu olarak tanımlanır. Periimplantitis, yumuşak dokular ile sınırlı ise ve implant etrafında kemik kaybı yoksa peri-implant mukoziti olarak da tanımlanabilir.

Peri-implantitis, implant yerleştirilmesinden hemen sonra kemikte fizyolojik olarak başlayan kemik yapım-yıkım döngüsü ile birlikte başlar ve implantın etrafıdaki kemiğin tamamının yıkımı ile sonuçlanabilir. Bu yüzden implant üzerine protez diş yüklenmeden önce ve protez yüklendikten sonra, implant çevresindeki kemik seviyelerinin belirlenmesi önemlidir.

Peri-implantitis, sond ile yapılan kontrollerde dişeti iltihabını gösteren kanama varlığı ile teşhis edilir. Ayrıca implant etrafındaki cep derinliği ve pü varlığı da periimplantitisin derecesini gösteren en önemli parametrelerdir.

İmplant çevresindeki kemik seviyelerinde değişiklikler, belirli aralıklarla alınan radyografiler ile yapılır. İmplantı çevreleyen kemiği 4 duvar olarak düşünürsek, alınan radyografilerde implantı çevreleyen yalnız 2 duvardaki değişiklikler saptanır. Diğer 2 duvardaki değişiklikler cep derinlikleri ve açığa çıkan implant yüzeyleri sond ile ölçülerek takip edilir. İmplant çevresindeki 2 mm kemik kaybı periimplantitis için eşik değer kabul edilebilir ve periimplatitis tedavisi yapılmasını gerektirir. İmplant etrafındaki kemik kaybı implantın uzunluğunun %25’ini geçmiyorsa peri-implantitis erken teşhis edilmiş kabul edilir ve peri-implantitis tedavisinin başarı şansı yüksektir. Ancak kemik kaybı implant uzunluğunun %50’sinden fazla ise peri-implantitis tedavisinin başarı şansı azalır.

Periimplantitis tedavisinde amaç dişetinde mevcut iltihabı ortadan kaldırmak, implant çevresindeki dokuların stabil hale gelmesini sağlamak ve hastalığın ilerleyişini durdurmaktır. Ayrıca hastanın ağız hijyeni konusunda bilinçlendirilmesi, periimplantitisin tekrarlamaması konusunda büyük önem taşır.

İmplant Çevresi Yumuşak Doku Cerrahisi

Dental implant uygulamasının ana nedenleri hastaya estetik ve fonksiyon kazandırmaktır. Hastaya estetik ve fonksiyon kazandırırken, eksik olan yumuşak ve sert doku mimarisinin yeniden oluşturulması, tedavi başarısında büyük önem taşır. İmplant cerrahisinin başarısı yalnız implantın osseointegrasyonu ile değil, fonksiyonel yük altında uzun vadede stabil kalması ve kabul edilebilir bir estetik sonuç sağlaması ile değerlendirilir.

İmplant çevresi yumuşak doku miktarı ve kalitesi implantın uzun süreli sağkalımında büyük önem taşır. Yumuşak doku, implantın stabilitesini arttırır ve peri-implantitis insidansını azaltır. Özellikle estetik bölgelerde yeterli yumuşak doku kalınlığı optimal estetik sonucu sağlamak için sıklıkla gereklidir.

Yumuşak doku yetersizliğinde, implant bölgesine serbest dişeti grefti veya bağ dokusu grefti uygulaması yapılır. Bu greftler genellikle hastanın damak bölgesinden elde edilir. Yumuşak doku greft uygulaması kemik greftlemesinden önce, kemik greftlemesinden sonra, implant yerleştirme sırasında veya implant üstü iyileşme başlığı yerleştirilirken yapılabilir.

Diş Hekimliğinde Lazer Tedavisi

Lazer tedavisinin, çene cerrahisi alanında kullanımı her geçen gün artmaktadır. Lazer cihazı, çene cerrahının; biyopsi alma, yumuşak doku kesisi, kanama kontrolü ve biyostimulasyon (doku iyileşmesini uyarmak) gibi ağız içi cerrahi prosedürleri gerçekleştirmesini sağlar.

İLETİŞİM

Özel Opera Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği

Akpınar Mh. 367.Sokak No:2 EFE PLAZA Kat:5 D:74 Osmangazi/BURSA

0 224 334 11 91

Çalışma Saatleri

Hafta içi: 9:30 - 18:30

Cumartesi: 10:00 - 15:00

Pazar: Kapalı